Porselen Lamina (Laminate Veneer)

Porselen Lamina (Laminate Veneer)

Estetik Gülüşlere Giden Yol: Porselen Lamina Nedir? Porselen lamina, diş estetiğinde devrim niteliğinde bir uygulamadır. Halk arasında “yaprak porselen” olarak da bilinen bu yöntem, dişlerin ön yüzeyine yapıştırılan ince seramik tabakalar sayesinde doğal, beyaz ve düzgün bir gülüş elde edilmesini sağlar. Dişlere minimum müdahale ile maksimum estetik sunan bu yöntem, günümüzde en çok tercih edilen gülüş tasarımı çözümlerinden biridir. Porselen Lamina Nasıl Uygulanır? Tedavi süreci genellikle 2-3 seans sürer. İlk seansta diş hekimi hastanın ihtiyaçlarına göre planlama yapar, dijital ölçüler alınır. Gerekli durumlarda çok ince bir aşındırma yapılır (çoğu zaman hiç aşındırma gerekmez). Daha sonra özel laboratuvar ortamında dişlere uygun porselen laminalar hazırlanır. Son seansta bu yapraklar özel yapıştırıcılar yardımıyla dişlerin ön yüzeyine sabitlenir. Hangi Durumlarda Tercih Edilir? Porselen lamina uygulaması aşağıdaki durumlar için idealdir: Renklenmiş ya da beyazlatma ile sonuç alınamayan dişlerde Ön dişlerdeki ayrıklık (diastema) durumlarında Şekil bozukluğu olan dişlerde Hafif çapraşıklık ve hizasızlıkta Kırık veya aşınmış diş yüzeylerinde Gülüş estetiği isteyen bireylerde Porselen Lamina'nın Avantajları Estetik ve Doğal Görünüm: Yüksek ışık geçirgenliği sayesinde doğal diş görünümüne çok yakındır. Doku Dostu: Diş etine uyumlu yapısıyla uzun yıllar rahatlıkla kullanılabilir. Dayanıklı ve Uzun Ömürlü: Uygun bakım ile 10-15 yıl hatta daha uzun süre sorunsuz kullanılabilir. Diş Yapısına Minimum Müdahale: Dişin sadece ön yüzeyine uygulandığı için doğal diş dokusu büyük ölçüde korunur. Uygulama Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli? Aşırı sert gıdalardan kaçınılmalıdır (örneğin ceviz kırmak). Düzenli ağız ve diş bakımı yapılmalıdır. 6 ayda bir diş hekimi kontrolü önerilir. Diş gıcırdatma alışkanlığı varsa gece plağı kullanılmalıdır.   Sık Sorulan Sorular 1. Porselen lamina kimlere uygulanamaz? Diş eti hastalığı olanlar, ciddi diş çürükleri bulunanlar veya çok fazla diş sıkma/gıcırdatma problemi yaşayan bireylerde öncelikle bu sorunların tedavi edilmesi gerekir. 2. Lamina diş düşer mi? Hayır, doğru yapıldığında laminalar çok sağlam bir şekilde dişe yapışır ve düşmez. Ancak travma veya kötü alışkanlıklar nedeniyle yerinden çıkabilir. 3. Lamina dişler doğal görünür mü? Evet. Özellikle porselen laminalar ışığı geçirdiği için doğal dişe çok benzer. Hatta estetik açıdan doğal dişten daha iyi görünüm bile sunabilir. 4. Fiyatları neye göre değişir? Kullanılan malzeme kalitesi, hekimin tecrübesi, laboratuvar koşulları ve tedavi planına göre fiyatlar değişiklik gösterir.
Kompozit Lamina

Kompozit Lamina

Estetiği Pratik Yoldan Yakalayın: Kompozit Lamina Nedir? Kompozit lamina, diş estetiğinde kullanılan pratik, ekonomik ve hızlı sonuç veren bir çözümdür. Diş yüzeyine doğrudan uygulanan kompozit dolgu materyali ile şekil ve renk düzeltmeleri yapılır. Özellikle daha beyaz ve düzgün dişlere sahip olmak isteyen bireyler için ideal bir yöntemdir. Dişlerin formu, rengi ve hizası aynı seansta estetik hale getirilebilir. Porselen laminaya kıyasla daha ekonomik olan bu yöntem, kısa sürede gülüş estetiğine kavuşmak isteyen kişiler tarafından sıklıkla tercih edilmektedir. Kompozit Lamina Uygulaması Nasıl Yapılır? Kompozit lamina, çoğu zaman tek seansta tamamlanan bir uygulamadır. Diş hekiminiz dişlerinizin formuna uygun şekilde kompozit materyali katman katman uygular ve şekillendirir. Ardından özel ışık ile sertleştirilir ve parlatılır. Gerekirse rötuşlar yapılarak doğal bir görünüm elde edilir. Ayrıca uygulama sırasında dişten çoğu zaman hiç aşındırma yapılmaz veya çok minimal düzeyde bir düzeltme gerekebilir. Bu yönüyle oldukça koruyucu bir tedavi seçeneğidir. Kompozit Lamina Hangi Durumlarda Uygulanır? Dişler arasındaki küçük boşlukların kapatılmasında Diş renginin açılmasında Kırık veya çatlak dişlerin onarılmasında Hafif şekil bozukluklarının düzeltilmesinde Diş boylarının eşitlenmesinde Gülüş estetiği isteyen bireylerde Avantajları Nelerdir? Hızlı Uygulama: Genellikle tek seansta tamamlanır. Ekonomik: Porselen laminalara kıyasla daha düşük maliyetlidir. Geri Dönüştürülebilir: Gerekli durumlarda çıkarılabilir ve düzeltilebilir. Koruyucu: Diş dokusuna minimum müdahale edilir. Doğal Görünüm: Estetik dolgu malzemeleri ile doğal ve estetik bir sonuç elde edilir. Dezavantajları Var mı? Kompozit laminalar, porselen kadar dayanıklı değildir. Renklenmelere daha yatkındır ve zamanla parlaklığını kaybedebilir. Bu nedenle düzenli bakım ve hekim kontrolleri önemlidir.   Bakımı Nasıl Olmalı? Renkli gıdaları (çay, kahve, sigara) sınırlı tüketmek gerekir. Günde iki kez diş fırçalamak ve diş ipi kullanmak önemlidir. Altı ayda bir diş hekimi kontrolü yapılmalıdır. Sert cisimleri ısırmaktan kaçınılmalıdır.   Sık Sorulan Sorular 1. Kompozit lamina ne kadar dayanıklıdır? Uygun bakım ile 3-5 yıl arası kullanılabilir. Ancak bu süre kişinin alışkanlıklarına göre değişebilir. 2. Renklenme olur mu? Evet. Kompozit materyal, porselen kadar leke tutmama özelliğine sahip değildir. Ancak parlatma işlemleriyle bu renklenmeler giderilebilir. 3. Ağrılı bir işlem mi? Hayır. Genellikle anesteziye gerek kalmadan uygulanan, ağrısız bir işlemdir. 4. Kompozit lamina kırılırsa ne olur? Kırılan parça kolaylıkla onarılabilir veya yenisi yapılabilir. Bu yönüyle kullanıcı dostudur. 5. Kompozit mi porselen mi tercih etmeliyim? Bütçeniz, estetik beklentiniz ve diş yapınıza göre hekiminizle birlikte karar vermeniz en doğrusudur.
Bonding Uygulamaları

Bonding Uygulamaları

Gülüşünüzü Anında Değiştirin: Bonding Nedir? Bonding uygulamaları, diş estetiği alanında sıkça tercih edilen, hızlı ve etkili bir tedavi yöntemidir. Diş yüzeyine özel kompozit reçine malzemesinin uygulanmasıyla yapılan bonding işlemi, dişlerdeki estetik kusurların giderilmesini sağlar. Özellikle dişler arasında boşluk, ufak çatlaklar, kırıklar veya renklenmeler varsa bonding ile dakikalar içinde doğal bir gülüş elde etmek mümkündür. Hem uygun maliyeti hem de tek seansta sonuç alınabilmesi sayesinde, bonding uygulamaları modern estetik diş hekimliğinin en popüler çözümlerinden biridir. Bonding Uygulaması Nasıl Yapılır? Bonding işlemi genellikle anestezi gerektirmez. Diş hekimi öncelikle diş yüzeyini hafifçe pürüzlendirir ve özel bir jel uygular. Bu işlem, kompozit materyalin dişe daha iyi tutunmasını sağlar. Ardından renk uyumu sağlanmış kompozit malzeme dişe katman katman uygulanır, şekillendirilir ve ışıkla sertleştirilir. Son olarak parlatma işlemi ile doğal bir görünüm kazandırılır. Tüm işlem genellikle 30 ila 60 dakika arasında tamamlanır. Bonding Hangi Durumlarda Uygulanır? Dişler arasındaki boşlukların (diastema) kapatılmasında Kırık ya da çatlak dişlerin onarılmasında Diş boylarının eşitlenmesinde Hafif eğrilik ya da hizasızlık durumlarında Renk bozukluklarının düzeltilmesinde Diş minesindeki yüzey düzensizliklerinin giderilmesinde Avantajları Nelerdir? Hızlı Sonuç: Tek seansta estetik değişim sağlar. Doku Dostu: Diş dokusuna zarar verilmez. Ekonomik: Porselen uygulamalara göre daha uygun maliyetlidir. Ağrısız: Genellikle anesteziye ihtiyaç duyulmaz. Onarılabilir: Zamanla oluşan deformasyonlar kolayca düzeltilebilir. Dikkat Edilmesi Gerekenler Bonding uygulamaları, doğal dişe oldukça benzer bir estetik sunar ancak dayanıklılığı porselen uygulamalar kadar yüksek değildir. Bu nedenle şu noktalara dikkat etmek gerekir: Sert cisimleri ısırmaktan kaçınılmalıdır (örneğin tırnak yeme, kalem ısırma). Renkli yiyecek ve içecekler (çay, kahve, sigara) aşırı tüketilmemelidir. Düzenli diş temizliği ve diş hekimi kontrolleri ihmal edilmemelidir.   Sık Sorulan Sorular 1. Bonding işlemi ne kadar dayanır? Ortalama 3-5 yıl kullanılabilir. Kullanım alışkanlıklarına ve bakımına göre bu süre uzayabilir veya kısalabilir. 2. Bonding diş rengini değiştirir mi? Bonding malzemesi zamanla renklenebilir. Ancak bu durum profesyonel parlatma işlemleriyle giderilebilir. 3. Ağrı ya da hassasiyet olur mu? Çoğu zaman olmaz. Ancak nadiren işlem sonrası kısa süreli hassasiyet yaşanabilir. 4. Bonding uygulamasından sonra dişler kırılabilir mi? Bonding materyali doğal diş kadar dayanıklı değildir. Bu nedenle sert cisimleri ısırmaktan kaçınılması önerilir. 5. Estetik açıdan doğal görünür mü? Evet. Uyumlu renk seçimi ve doğru şekillendirme ile bonding uygulamaları doğal diş görünümüne çok yakındır.
Zirkonyum Kaplama

Zirkonyum Kaplama

Güçlü ve Estetik Dişlerin Sırrı: Zirkonyum Kaplama Nedir? Zirkonyum kaplama, hem estetik hem de dayanıklılık açısından en çok tercih edilen diş kaplama yöntemlerinden biridir. Metal altyapılı porselenlere göre çok daha doğal görünümlü ve biyouyumlu olan zirkonyum, özellikle ön dişlerde estetik görünüm isteyen hastalar için ideal bir çözümdür. Işık geçirgenliği sayesinde doğal diş görüntüsüne çok yakın olan zirkonyum kaplamalar, ağız içi dokuya uyumu, sağlamlığı ve uzun ömürlü kullanımıyla ön plana çıkar. Zirkonyum Kaplama Nasıl Uygulanır? Tedavi süreci genellikle 2-3 seansta tamamlanır. İlk seansta dişler hazırlanır (aşındırılır) ve ölçü alınır. Bu ölçüye göre özel laboratuvar ortamında zirkonyum altyapılı kaplamalar üretilir. Son seansta bu kaplamalar özel yapıştırıcılarla dişe sabitlenir. Dijital ölçü alma ve CAD/CAM teknolojisi kullanılarak hazırlanan zirkonyumlar, kişiye özel estetik ve fonksiyonel çözümler sunar. Kimler Zirkonyum Kaplama Yaptırabilir? Zirkonyum kaplama aşağıdaki durumlarda tercih edilebilir: Estetik görünüm isteyen bireylerde Dişlerinde renklenme olanlarda Diş formu bozuk ya da çapraşık olanlarda Dişlerinde kırık veya aşınma bulunan kişilerde Metal alerjisi olan hastalarda Gülüş estetiği uygulaması gereken vakalarda Zirkonyum Kaplamanın Avantajları Doğal Görünüm: Yüksek ışık geçirgenliği ile doğal diş yapısına çok benzer. Metal İçermez: Alerji riski yoktur. Diş eti ile uyumludur. Renk Değişimi Yapmaz: Zamanla sararma ya da renklenme göstermez. Uzun Ömürlü: Dayanıklılığı sayesinde uzun yıllar güvenle kullanılabilir. Estetik Gülüş Tasarımı: Gülüş hattına uygun özel üretim yapılabilir.   Bakım ve Kullanım Önerileri Günde en az 2 kez diş fırçalanmalıdır. Sert gıdaları ısırmaktan kaçınılmalıdır. Diş gıcırdatma problemi varsa gece plağı kullanılmalıdır. 6 ayda bir diş hekimi kontrolü önerilir.   Sık Sorulan Sorular 1. Zirkonyum kaplama ile metal destekli porselen arasındaki fark nedir? Zirkonyum kaplama ışık geçirgenliğine sahip olduğu için daha doğal görünür. Metal içermez ve diş etiyle uyumludur. Metal destekli porselenler zamanla gri yansıma oluşturabilirken, zirkonyumda bu olmaz. 2. Zirkonyum kaplama ne kadar dayanıklıdır? Doğru kullanıldığında 10-15 yıl, hatta daha uzun süre kullanılabilir. Diş sıkma ve gıcırdatma gibi durumlarda ise düzenli kontroller önerilir. 3. Ağrı yapar mı? Uygulama sırasında lokal anestezi yapıldığı için ağrı hissedilmez. Sonrasında kısa süreli hassasiyet olabilir, ancak bu geçicidir. 4. Zirkonyum kaplama düşer mi? Hayır, özel yapıştırıcılarla sabitlendiği için normal şartlarda düşmez. Ancak travma, çürük veya yapıştırıcı bozulması gibi durumlarda sorun yaşanabilir. 5. Zirkonyum kaplama ön dişlerde kullanılır mı? Evet. Özellikle estetik görünüm nedeniyle ön dişlerde sıklıkla tercih edilir.
E-max Kaplamalar

E-max Kaplamalar

Mükemmel Estetik İçin En Üst Düzey Çözüm: E-max Kaplama Nedir? E-max kaplamalar, diş estetiğinde en yüksek doğal görünümü ve ışık geçirgenliğini sunan lityum disilikat cam seramikten üretilen özel diş kaplamalarıdır. Özellikle ön diş bölgesinde mükemmel bir estetik sağlayan bu kaplamalar, hem doğal görünüm hem de sağlamlık açısından porselen ve zirkonyum gibi diğer yöntemlere göre daha üstün kabul edilir. Dişlerde ciddi şekil bozuklukları olmayan, ancak mükemmel estetik isteyen kişiler için E-max kaplamalar ideal tercihlerden biridir. E-max Kaplama Nasıl Uygulanır? E-max tedavisi genellikle 2-3 seansta tamamlanır. İlk seansta dişlerin ölçüsü alınır, dijital tasarımlar yapılır ve laboratuvarda bireysel olarak üretilir. Bu süreçte estetik ve fonksiyon açısından en iyi sonuç hedeflenir. Son seansta kaplamalar özel yapıştırıcılarla sabitlenir. E-max kaplamalar, hem kuron (tam diş kaplama) hem de lamina (ön yüzey kaplama) şeklinde uygulanabilir. Diş dokusuna son derece uyumlu ve zararsızdır. E-max Hangi Durumlarda Tercih Edilir? Ön diş bölgesinde mükemmel estetik istenen durumlarda Diş renginde ciddi bozulmalar varsa Lamina ile yeterli kapama sağlanamayan vakalarda Diş kırıkları veya şekil bozuklukları bulunan hastalarda Metal destekli kaplama istenmeyen durumlarda E-max Kaplamaların Avantajları Üst Düzey Estetik: Işık geçirgenliği en yüksek malzemedir, doğal dişten ayırt edilemez. Metal İçermez: Tamamen biyouyumlu seramikten oluşur, alerji riski yoktur. Yüksek Dayanıklılık: Hem estetik hem de fonksiyonel açıdan güçlü bir yapıya sahiptir. Diş Eti Dostu: Diş etiyle yüksek uyum gösterir, irritasyon yaratmaz. Renk Stabilitesi: Zamanla renk değişimi göstermez, ilk günkü beyazlığını korur.   Uygulama Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Günde 2 kez fırçalama ve diş ipi kullanımı ihmal edilmemelidir. Aşırı sert gıdaların ısırılmasından kaçınılmalıdır. Diş sıkma ve gıcırdatma problemi olanlar mutlaka gece plağı kullanmalıdır. 6 ayda bir düzenli diş hekimi kontrolü önerilir.   Sık Sorulan Sorular 1. E-max ile zirkonyum arasında fark nedir? E-max, estetik açıdan daha üstünken zirkonyum daha dayanıklıdır. Ön dişlerde E-max, arka bölgelerde zirkonyum daha çok tercih edilir. E-max ışık geçirgenliği bakımından diş dokusuna en yakın malzemedir. 2. E-max kaplama dayanıklı mı? Evet. E-max kaplamalar hem estetik hem de dayanıklılık açısından oldukça başarılıdır. Doğru kullanım ve bakım ile 10 yıla kadar sorunsuz kullanılabilir. 3. E-max her hastaya uygulanabilir mi? Hayır. Diş sıkma, bruksizm gibi şiddetli kapanış bozukluğu olan kişilerde zirkonyum gibi daha dayanıklı malzemeler tercih edilir. 4. E-max diş kaplama ağrılı mıdır? Hayır. Lokal anestezi altında yapılan bir işlemdir. Sonrasında kısa süreli hassasiyet olabilir, ancak bu geçicidir. 5. E-max kaplama düşer mi? Uygulama doğru yapıldıysa düşmesi beklenmez. Ancak ağız travmaları veya çürük gelişimi gibi durumlar düşmeye neden olabilir.
Pembe Estetik

Pembe Estetik

Estetik Gülüşün Gizli Kahramanı: Pembe Estetik Nedir? Gülüş estetiği sadece dişlerin rengi, şekli veya dizilimiyle sınırlı değildir. Diş etlerinin görünümü de estetik bir gülüşte en az dişler kadar önemli bir rol oynar. Diş etlerinin sağlıklı, simetrik ve dişlerle uyumlu olması “pembe estetik” adı verilen bu alanın temelini oluşturur. Pembe estetik, diş etlerinde yapılan estetik düzenlemelerle daha sağlıklı, simetrik ve doğal bir gülüş yaratmayı amaçlar. Diş etlerinin çok fazla görünmesi, diş eti çekilmeleri, asimetriler veya koyu renkli diş etleri gibi durumlar bu tedaviyle düzeltilebilir.   Pembe Estetik Hangi Durumlarda Uygulanır? Gummy smile (diş etlerinin gülünce aşırı görünmesi) Diş eti asimetrisi (sağ ve sol tarafın farklı seviyelerde olması) Diş eti çekilmesi sonucu estetik bozukluk Diş boylarının kısa görünmesi Koyu renkli ya da iltihaplı diş etleri Gülüş tasarımı öncesi diş eti düzenlemeleri   Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Pembe estetik uygulamaları, hastanın ihtiyacına göre farklı yöntemlerle yapılabilir: Lazerle Diş Eti Şekillendirme: Diş etlerinin seviyeleri lazer ile simetrik hale getirilir, fazla görünen diş etleri düzeltilir. Diş Eti Pigmentasyon Tedavisi: Koyu renkli diş etleri özel tekniklerle daha açık ve sağlıklı hale getirilir. Frenektomi: Üst dudak bağ dokusunun diş etine baskı yapması sonucu oluşan açıklık veya çekilmelerde kullanılır. Doku Greftleri: Diş eti çekilmelerinde doku ilavesi yapılabilir. Ortodontik ya da protetik destekli pembe estetik: Diş dizilimi ve kaplamalarla birlikte estetik denge sağlanır.   Avantajları Nelerdir? Daha doğal ve sağlıklı gülüş Diş ve diş etleri arasında estetik denge Diş eti hastalıklarının önlenmesi Kısa sürede iyileşme ve minimal müdahale Gülüş tasarımında bütünlük sağlar   İyileşme Süreci Lazerle yapılan işlemlerde genellikle dikiş gerekmez ve iyileşme süresi oldukça kısadır. Hastalar çoğunlukla aynı gün sosyal hayatlarına dönebilir. Diş eti hassasiyeti birkaç gün sürebilir ve hekimin önerdiği şekilde ağız bakımı önemlidir.   Sık Sorulan Sorular 1. Pembe estetik kalıcı bir çözüm mü? Evet. Diş eti şekillendirme ve estetik işlemler, doğru yapıldığında kalıcı sonuçlar verir. Ancak ağız hijyenine dikkat edilmezse zamanla yeniden sorunlar oluşabilir. 2. İşlem sırasında ağrı olur mu? Hayır. Lokal anestezi altında yapılan bir işlemdir. Lazer teknolojisi sayesinde ağrı ve kanama minimum düzeydedir. 3. İyileşme süresi ne kadar sürer? Çoğu hasta 3-7 gün içinde tamamen iyileşir. Lazer kullanıldığında bu süre daha da kısalır. 4. Diş eti estetiği herkese uygulanabilir mi? Evet, genel sağlık durumu elverişli olan ve ciddi diş eti hastalığı bulunmayan herkese uygulanabilir. 5. Pembe estetik sonrası nelere dikkat edilmelidir? İşlem sonrası diş eti bölgesi bir süre hassas olabilir. Sert fırçalama, sıcak-soğuk gıdalar ve sigaradan kaçınılmalıdır. Hekimin önerdiği şekilde ağız bakımı yapılmalıdır.
Gülüş Tasarımı

Gülüş Tasarımı

Kişiye Özel Mükemmel Gülüş: Gülüş Tasarımı Nedir? Gülüş tasarımı, kişinin yüz hatları, dudak yapısı, diş rengi, diş eti görünümü ve ağız yapısı gibi birçok faktör göz önünde bulundurularak yapılan estetik bir uygulamadır. Amaç; kişiye özel, doğal ve estetik bir gülüş elde etmektir. Sadece dişlerin değil, diş etlerinin, dudakların ve yüz simetrisinin uyum içinde görünmesini sağlayan gülüş tasarımı; hem estetik hem de psikolojik anlamda kişinin özgüvenini büyük ölçüde artırır. Diş hekimi ve hastanın ortak planlamasıyla şekillenen bu süreçte, kişinin karakteri ve beklentileri de dikkate alınır.   Gülüş Tasarımı Nasıl Yapılır? Tedavi süreci birkaç aşamadan oluşur: Analiz ve Planlama: Fotoğraflar, videolar ve dijital ölçülerle ağız yapısı değerlendirilir. Kişinin yüz yapısına ve isteklerine göre dijital gülüş tasarımı yapılır. Diş ve Diş Eti Müdahaleleri: Gerekiyorsa diş eti düzenlemesi (pembe estetik), diş beyazlatma, lamina veya kaplama uygulamaları yapılır. Dijital Mock-Up Uygulaması: Sonuç önceden dijital ortamda gösterilir ve onay alındıktan sonra uygulamaya geçilir. Final Uygulama: Tüm işlemler tamamlandığında, estetik ve fonksiyonel bir gülüş elde edilir.   Kimler Gülüş Tasarımı Yaptırabilir? Dişlerinin şeklinden, renginden veya diziliminden memnun olmayanlar Gülerken diş etleri çok görünen bireyler (gummy smile) Ön dişlerinde ayrıklık, çapraşıklık veya kırık olanlar Renklenmiş ya da aşınmış diş yapısına sahip olanlar Daha genç, sağlıklı ve estetik bir görünüm isteyenler   Kullanılan Yöntemler Gülüş tasarımı sırasında ihtiyaç duyulan yöntemler kişiye özel olarak belirlenir. En yaygın kullanılan uygulamalar şunlardır: Porselen veya kompozit lamina Zirkonyum veya E-max kaplama Diş beyazlatma (bleaching) Pembe estetik (diş eti düzenlemeleri) Ortodontik tedaviler Bonding uygulamaları   Avantajları Nelerdir? Doğal ve kişiye özel estetik sonuç Özgüveni artıran sağlıklı gülüş Diş ve diş eti sağlığında genel iyileşme Yüz ile uyumlu, dengeli bir görünüm Dijital planlama sayesinde sürprizsiz sonuçlar   Sık Sorulan Sorular 1. Gülüş tasarımı kalıcı bir işlem midir? Evet. Yapılan kaplama, lamina ya da estetik müdahaleler uzun ömürlüdür. Ancak düzenli bakım ve hekim kontrolleri ile bu süre daha da uzatılabilir. 2. Ne kadar sürede tamamlanır? Tedavi süresi kişiye ve yapılacak işlemlere göre değişir. Bazı vakalar 2-3 seansta tamamlanabilirken, ortodonti gereken durumlar birkaç ay sürebilir. 3. Ağrılı bir işlem midir? Hayır. İşlemler lokal anestezi altında yapılır ve genellikle ağrısızdır. Sonrasında minimal düzeyde hassasiyet olabilir. 4. Yapılan değişiklikler doğal görünür mü? Kesinlikle evet. Dijital gülüş tasarımı sayesinde sonuç önceden planlanır ve doğal diş görünümüne en yakın form oluşturulur. 5. Herkes gülüş tasarımı yaptırabilir mi? Genel sağlık durumu elverişli olan ve ağız içinde aktif enfeksiyonu olmayan herkes bu işlemi yaptırabilir.
Diş Beyazlatma

Diş Beyazlatma

Daha Beyaz ve Işıltılı Gülüşler İçin: Diş Beyazlatma Nedir? Diş beyazlatma (bleaching), zamanla sararan ya da renklenen dişlerin özel yöntemlerle birkaç ton daha açılması işlemidir. Kişinin doğal diş rengine zarar vermeden, estetik ve sağlıklı bir görünüm kazandırmayı hedefler. Günümüzde en çok tercih edilen estetik diş uygulamalarından biri olan diş beyazlatma, hem hızlı sonuç vermesi hem de güvenli oluşu sayesinde oldukça popülerdir. Kahve, çay, sigara, renkli yiyecek ve içecek tüketimi gibi faktörler dişlerde zamanla renk değişimine neden olabilir. Diş beyazlatma işlemi bu renklenmeleri gidererek dişlerin orijinal tonuna ulaşmasını sağlar.   Diş Beyazlatma Yöntemleri Nelerdir? Diş beyazlatma işlemi klinik ortamda ya da evde uygulanabilir: 1. Ofis Tipi (Klinik Beyazlatma) Diş hekiminin klinik ortamda özel bir jel ve ışık kaynağı kullanarak yaptığı işlemdir. Genellikle tek seansta 2-3 ton açılma sağlanabilir. Hızlı ve etkili sonuç verir. 2. Ev Tipi Beyazlatma Diş hekimi tarafından kişiye özel hazırlanan plaklar ve beyazlatıcı jel ile evde uygulanır. Günde 4-6 saatlik kullanım ile yaklaşık 1 hafta içinde sonuç alınır. 3. Kombine Beyazlatma Hem ofis hem de ev tipi yöntemlerin birlikte uygulanmasıdır. En kalıcı sonuçları elde etmek isteyen hastalar için ideal bir yöntemdir.   Kimler Diş Beyazlatma Yaptırabilir? Diş renginden memnun olmayanlar Kahve, çay, sigara nedeniyle dişleri sararmış kişiler Önemli bir sosyal etkinlik (düğün, mezuniyet vb.) öncesi estetik görünüm isteyenler Genetik olarak koyu diş rengine sahip olan bireyler Beyazlatma sonrası gülüş tasarımı planlanan hastalar   Diş Beyazlatmanın Avantajları Hızlı ve etkili sonuç Güvenli ve dişe zarar vermeyen içerikler Kişinin özgüvenini artıran estetik görünüm Uygun maliyetli estetik çözüm Kombine yöntemlerle uzun süreli kalıcılık   Uygulama Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler İşlemden sonraki 48 saat "renksiz diyet" uygulanmalıdır (çay, kahve, sigara, kırmızı şarap, domates sosu gibi renkli gıdalardan kaçınılmalı). Günde en az 2 kez diş fırçalanmalıdır. Diş hekiminin önerdiği ürünlerle bakım yapılmalıdır. Düzenli kontroller ihmal edilmemelidir.   Sık Sorulan Sorular 1. Diş beyazlatma zararlı mı? Hayır. Diş hekimi kontrolünde yapılan beyazlatma işlemi diş minesine zarar vermez. Uygun dozda ve sürede uygulandığında son derece güvenlidir. 2. Dişlerim ne kadar beyazlar? Genellikle 2-4 ton arası beyazlama sağlanır. Ancak kişisel diş rengine ve kullanılan yönteme göre değişiklik gösterebilir. 3. Sonuçlar kalıcı mı? Beyazlık kalıcıdır ancak yaşam tarzına bağlı olarak zamanla tekrar sararma olabilir. Bu durumda 6 ay – 1 yıl aralıklarla destekleyici beyazlatma yapılabilir. 4. Beyazlatma işlemi ağrılı mı? İşlem sırasında ağrı olmaz ancak bazı hastalarda geçici diş hassasiyeti yaşanabilir. Bu durum genellikle 1-2 gün içinde kendiliğinden geçer. 5. Herkese uygulanabilir mi? Hamile ve emziren kadınlara, büyük dolgusu veya çatlağı olan dişlere, diş eti hastalığı bulunan bireylere beyazlatma işlemi önerilmez. Öncelikle ağız içi muayene yapılmalı ve uygunluk değerlendirilmelidir.

Bilgi & Randevu Formu